19 Şubat 2016 Cuma

VE SONRAKİ HAYATTAN KIRK ÖYKÜ

     Hepimizin kafasında olan cevaplanamayan sorulardan birisidir. Biz ölünce ne olacak? Kabir azabı, yılanların gelmesi, melekler tarafından sorguya çekilmemiz. Hep söylenen şeylerden ibaretti. Ama kimse ne olacağını bilmiyor, öyle değil mi? İnternette fotolar vardır. Kabir azabını gösterir bizlere, bedenin kemikleşmiş halini ya da gömüldükten bir kaç  saat sonra açıldığında böyle idi.. Bedenler, kefene sarılarak toprağa gömülür. Ben bunu bu şekilde biliyorum, yanlış isem düzeltin lütfen. Mezar açıldıktan sonra o örtü hemen nasıl yok edilebilir ki!

   Neyse asıl konumuza geri dönelim. David Eagleman, öldükten sonra neler yaşayacağımıza dair 40 adet öykü yazmış bizler için. Hangisinin olacağını, ya da hepsinin mi bir arada bize sunulacağını bilmiyoruz. Belki de hiç biri olmayacak.

   Her din için farklı yorumlanan gerçekler var. Beden toprağa girer, ruh ise gökyüzüne çıkar.

  Bu kitabı okurken, hepimizin bildiği bir gerçekliği hissettim. Bu dünya da ne yaparsak, öldükten sonra karşımıza çıkacak olanlar da onlar. Kendi ahiretimizi kendimiz hazırlıyoruz.

  Metamorfoz duruma göre; 3 çeşit ölüm vardır. Birincisi, bedenin işlevini yerine getirmeyi bıraktığı zamandır. İkincisi; bedenin mezara sevk edildiği zamandır. Üçüncü ise; gelecekte, isteminizin son defa telaffuz edildiği o andır.

   Ölüm sonrası yaşam her şeyiyle yumuşacık. Kendinizi kocaman, pofuduk bir mekanda buluyorsunuz.

Çek çek kayığın küreğini,
Usulca nehirden aşağıya,
Neşeyle neşeyle çek haydi,
Hayat yalnızca bir rüya.

Belki şu anda bir rüyadayız ve adına hayat diyoruz.
Belki ölüm bir rüya olacak, kim bilebilir ki!


VE SONRAKİ HAYATTAN 40 ÖYKÜ
DAVID EAGLEMAN
DOMİNGO YAYINLARI
127 SAYFA
 
Keyifle okuyun & sevgiyle kalın


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder